18 Şubat 2014 Salı

ŞAHİKA & FERAYE

En nihayet Sinan Akyüz'ün Şahika & Feraye adlı kitabını bitirebildim. Ben, kitapkolik arkadaşlar gibi hızlı gidemiyorum ne yazık ki :) Aklımın bir tarafını fotoğrafa kaptırmış olunca kitap okumak bazen uzun zaman alıyor. Hatta okuduğum sayfaları konuyu hatırlamak için dönüp tekrar okuduğum da oluyor yani.
Kitaba gelince; son üçte birlik kısmında roman içinde (sayfa 350'den sonra) roman okur gibi oldum. Hatta 441. sayfadan itibaren romanın başlangıcındaki karakterler neredeyse hiç yokmuş, sadece Feraye ve onun hayatı varmış gibiydi.
Romandaki hikaye uzayınca sonunu da iyi toparlayamamış gibi geldi bana.Bir şeyler eksik kalmış gibiydi. 
Feraye'nin kızını alıp oğlunu kocası Macit'e bırakarak kaçıp döndüğü memleketinde kızınla geçirdiği on yılın üzerine kocasından gelen tek mektup ve 350. sayfada kalan Gülfem'in Cemal'den olan kızı Ayşe'ye Cemal'in günlüğünden bir sayfayı okutmasıyla romanı sonlandırmış.
Halbuki romanın asıl karakterlerinden olan Şahika'nın son on yılda ne yaptığı kitabın sonunda yazmıyor.
Sinan Akyüz bu hikayeyi bence iki kitapta romanlaştırmalıydı. İlk kitap, Çakır Ağa'nın Ürdün'e gelin giden büyük kızını karısı ve küçük kızı ile ziyarete gitmeleriyle son bulmalıydı. İkinci kitapta ise kızlarının orada geçen hayatını anlatırken romanın sonunu daha iyi getirebilirdi.En azından Çakır Ağa ve karısının, Hacı Nine'nin küçük oğlu Hasan Ağa'nın son hallerini ayrıntılı yazıp romanı sonlandırırdı hiç değilse.
Benden kitap eleştirmeni olur mu bilmem ama kitap hakkındaki düşüncelerim bunlar.
------------------------------------------------------------
Dip Not:: Fotoğrafa bakıp kitabın yanında pasta, çay, çiçek ne alaka demeyin :) Bu kitap başka türlü bitmezdi benim için.

17 Şubat 2014 Pazartesi

ABANT 2014

Geçenlerde Fotoiz.com'un gelenekselleşen Abant kampına katıldım.Yine üniversitelerin GSF fotoğraf bölümünden hocalar, fotoğraf sanatçıları vardı.Seminer, panel, sohbet, muhabbet derken üç gün çabuk gelip geçti sanki bu hafta.Bu defa bir avuç bile kar yoktu.Son gün Abant Gölünü görmeyenler için göle gittik ama gölün orada bile numunelik ancak kuytuda kalan yerlerde az biraz kar vardı.Çok fazla fotoğraf çekemedim.Sözü fazla uzatmadan sizi çektiğim fotoğraflarla baş başa bırakayım.

Bu arada başka arkadaşların çektiği fotoğraflardan da faydalandım :)
Kendilerine çok teşekkür ederim.


Bu yıl Samsung firması yeni nesil aynasız seri fotoğraf makinelerini tanıtmak üzere kampa gelmişlerdi.


Fotoğraflarda gördüğünüz üzere kar yağmadığı için kuraklık bütün ülkeyi bir şekilde etkileyecek. 

Yukarıdaki fotoğrafta Güler Ertan Hocamızla anı fotoğrafı çektirmiş bulunuyorum.
Kendisi çok tatlı biri :)
Sabit Kalfagil Hocamız da bize fotoğrafta ışığın önemi ile ilgili ders anlatırken...


Diğer fotoğraflarıma da instagram hesabımdan ulaşabilirsiniz :)

http://instagram.com/gulterozgur

::Önceki yıllara ait yazılarım da altta::
http://kahve-keyfi.blogspot.com.tr/2012/03/fotoiz-abant-kampindan-goruntuler.html
http://kahve-keyfi.blogspot.com.tr/2013/03/abantin-kirki-cikti.html
Şimdilik hoşça kalın, kendinize iyi bakın :)
::Dip Not::
Yılan hikayesine dönen İtalya hikayesi ve fotoğraflarına az kaldı. İyi iş yılında çıkarmış ne de olsa.